Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
1992, Anatolia: Turizm Araştırmaları Dergisi
Tüm Yönleriyle Sağlık Turizmi, 2015
Termal sağlık turizmi mineralize termal su banyosu, içme, inhalasyonlar, balneoterapi, çamur banyosu gibi çeşitli türdeki yöntemlerle birlikte, iklim kürü, fizik tedavi, rehabilitasyon, psikoterapi, diyet gibi destek tedavilerin birleştirilmesi ile yapılan kür uygulamaları amacıyla oluşan turizm hareketi olarak tanımlanır. Bu tedavilerin yapıldığı kuruluşlara ise Termal Kür Merkezi denilmektedir. Termal suyun tedavi amacıyla kullanılabilmesi için o suyun yeraltından çıkan doğal termal su olması, sıcaklığının 20o C üzerinde bulunması, litresinde ise en az bir gram mineral bulunması gerekir. Termal tedavi kürleri sadece hastalar için birer tedavi değil, aynı zamanda sağlıklı bireyler için de sağlığı güçlendirici, destekleyici aktif dinlenme tatillerine dönüşmüştür. Günümüz insanı artık termal sağlık tesisi tercih ederken, kendi ülkesinden farklı iklim, tarih ve kültürel özelliklere sahip ülkeleri seçmektedir.
ZMİR İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ- TERMAL TURİZM PANELİ. PANEL NOTLARI- 25 MAYIS 2005, İZMİR
Bu çalışmada, Türkiye istatistiki bölge birimleri sınıflandırmasına göre oluşturulan ve Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak illerini kapsayan TRC3 bölgesinin termal turizm kaynaklarının potansiyeli ve mevcut yapısının ortaya konması amaçlanmaktadır. Termal turizm potansiyelinin ortaya çıkarılması için nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırma alanını TRC3 Bölgesi (Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak) illerinde bulunan termal kaynaklar oluşturmaktadır. Araştırma verileri, nitel araştırma veri toplama tekniklerinden doküman incelemesi ve gözlemden yararlanılarak elde edilmiştir. Araştırma sonucunda Mardin’de 1, Siirt’te 2, Batman’da 1 ve Şırnak’ta 4 termal kaynağın olduğu belirlenmiştir. Bu termal kaynaklardan sadece 3’ünde konaklama tesisi olduğu ortaya çıkmıştır. Diğer kaynakların ilkel bir şekilde kullanıldığı belirlenmiştir. Sonuç olarak TRC3 bölgesinde termal turizmin geliştirilebilmesi için yeterli kaynağın bulunduğu ancak bu kaynakların yeterince değerlendirilemediği görülmüştür. Jeotermal kaynakların değerlendirilebilmesi için kamu kurumu ve özel kuruluşların yatırım yapmaları gerekmektedir. Ayrıca kaplıca sularının tekrar analiz edilerek hangi hastalıklara iyi geldiği tespit edilip, bilinçsizce kullanılarak sağlığı olumsuz yönde etkilemesinin önüne geçilmelidir. Evaulation of TRC3 Region (Mardin, Batman Siirt, Şırnak) from the thermal tourism perspective Abstract In this study ıt is aimed that expose the potential of thermal resources and the existing structure of created to according to cllassification of Turkey statistical area units and covered the provinces such as Mardin, Siirt, Batman and Şırnak. Qualitative research methods were used to reveal the thermal tourism potential. Research area is thermal sources that provinces founded in TRC3 Region (Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak). The research data were obtained utilizing from document analysis and observation that data collection techniques of qualitative research. As a result it was determined 1 in Mardin, 2 in Siirt, 1 in Batman, and 4 thermal sources in Şırnak. It has emerged only three of this thermal sources have accommodation plant. As a result, there are enough sources for the development of thermal tourism in TRC3 but ıt was seen unable to adequately evaluated these resources. Also springs are being reanalyzed to detected which is good for diseases and ıt must be prevented influencing the health negatively using unconsciously.
2007
Battalgazi : İlçede birçok cami,türbe bulunmaktadır. Karakaya Baraj Gölünün ilçenin çok yakınında olması turizm açısından önemli getiriler sağlamıştır. Barajda su sporları ve balık avı yapılabildiği gibi gemiyle baraj gezisine katılmak da mümkündür. Darende : Tarihi ve turistik bakımdan oldukça zengin bir yapıya sahip olan ilçede cami ve külliye gibi eserlerle Günpınar Şelalesi görülmeye değer yerlerdir. Mehmet Paşa Halk Kütüphanesi, Somuncubaba Kütüphanesi, Es Seyyid Osman Hulusi Efendi Özel Kütüphanesi ve Balaban Şeyh Abdurrahman Erzincani Kütüphanesinde nadide el yazması eserler vardır. Doğanşehir : Tarihi ve mesire yerleri açısından zengindir. Merkezde tarihi sur kalıntıları mevcuttur. Sürgü Höyük yüzey kalıntılarının tarihi M.Ö. 2-4 bine kadar inmektedir. Pütürge : Malatya'ya 74 km uzaklıktadır. Uzuntaş Köyünde bulunan ve M.S. 450'de yapıldığı belirtilen Peri-Eş (Dilbersen) Kalesi, doğu yakası ilçe hudutları içinde yer alan Nemrut Dağı, Gerar Kalesi ve Battalgazi Ziyareti gibi görülmeye değer tarihi yerler vardır. Yazıhan : Malatya'ya 40 km uzaklıktadır. Tarihi eser olarak Fethiye Köyündeki Hasan Basri
AĞRI İLİNİN T U R İ Z M COĞRAFYASI, 2014
© Bu kitabın Türkiye' deki her türlü yayın hakkı yazarlara aittir. Kitabın tamamı ya da bir kısmı 5846 sayılı yasanın hükümlerine göre kitabın yazarlarının önceden izni olmadan elektronik, mekanik, fotokopi ya da herhangi bir kayıt sistemiyle çoğaltılamaz ve yayınlanamaz.
2021
In its simplest form, the competition, which is defined as “the contention, competition, race between people who have the same goal”, makes itself felt intensely in every field today. This is inevitable in the field of tourism. There is a competitive environment both nationally and internationally in health tourism and one of its sub-branches, thermal tourism. Here, destinations with high competitive power come to the fore. Apart from factors such as natural resources and climate that people cannot change, many factors affect competitiveness. Destinations that construct and implement these factors correctly achieve high competitiveness. In this research, it is aimed to analyze the factors affecting the competitiveness of Afyonkarahisar, Kütahya, Uşak, Eskişehir and Ankara provinces, which are defined as Phrygia Thermal Tourism Region, based on Porter's diamond model. As a sub-goal, it was determined to determine whether there is a significant difference in the level of factors according to demographic characteristics. For these purposes, middle and senior managers about the thermal facilities, whose number is estimated around 1,500 in the region, constitute the universe of the study. The prepared scale was filled in electronically by 420 people. These data were analyzed by statistical programs. The scale consists of five dimensions. These are factor conditions, demand conditions, firm structure and strategy, related and supporting industries, and government support and role. In the results obtained, a moderate level of satisfaction was determined in all dimensions in general. However, it is thought that there is a positive trend by the participants. There was no significant difference in many titles according to demographic characteristics. It is seen that there are different opinions among some groups according to education level. According to the resident, it is seen that there are different opinions on all factors. The provinces of the region are listed as follows in terms of competitiveness; Afyonkarahisar, Ankara, Kütahya, Uşak and Eskişehir. In general, while the participants in Afyonkarahisar, Ankara and Kütahya provinces felt a positive trend in all factors, the participants in Uşak were undecided on most aspects. It cannot be said that the perceptions of the participants in Eskişehir are very good. Looking at the averages of perceptions at the item level, it can be seen that local interest covers the items that are viewed most positively. The perception that other sectors do not support the accommodation sector enough was also stated by the participants. In line with these results, the strengthening and institutionalization of companies, the increasing support of the state, the correct planning and management of human resources, and increasing compliance in the relevant sectors can be counted among the suggestions.
Hızla gelişen dünyamızda teknolojinin getirdiği yoğun çalışma hayatı, fiziken ve ruhen yıpranan insanı şehir dışında yeni arayışlara yöneltmiştir. Bu da yeni turistik çekim alanlarının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Ülkemizde gelişen termal turizm kaynakları bunlardan biri olarak, turizm faaliyetleri arasında yerini almıştır. Bu jeotermal kaynakların fiziksel ve kimyasal özelliklerinden dolayı, tıptaki kullanımları son yıllarda daha da artmıştır. Bu da ülke genelinde jeotermal kaynaklar üzerinde turizm yatırımlarını hızlandırmıştır. Bu jeotermal kaynaklardan biri olan Nargöl, bu açıdan büyük bir potansiyele sahiptir ve Niğde ekonomisine katkı sağlayacaktır. Birçok hastalıkları iyi geldiği bilinen bu kaynaklar insanları buraya çekerken, yöre için de önemli tedavi ve dinlenme alanı olacaktır. Bu çalışmanın amacı Nargöl'ün termal turizm önemini belirlerken, turizm coğrafyası açısından tanıtımını yaparak, Nargöl çevresinde yaşayan nüfusun kalkınmasına da katkıda bulunmaktadır. ABSTRACT: In our rapidly changing world, intensive work life due to technology has led people, who have been physically and mentally worn out, to look for new pursuits out of town. This, too, has given rise to the emergence of new tourist attraction areas. In our country, among these tourist attractions geothermal tourism resources have taken their place among tourism activities. Because of these geothermal resources' physical and chemical characteristics, their use in medicine has increased in recent years. This has accelerated the tourism investments on geothermal resources throughout the country.
KARS’IN SOSYO-EKONOMİK DURUMU VE UYGUN YATIRIM ALANLARI, 2012
Introduction Recently, enviromental matters, which is occur in consequence of industrialization and urbanization, has been created in a productivity detractive occasion, human healty threaten and decay. To lived people in this unfavourable environment is tend the healty tourism with a view to recover from diseases, to be more efficiently and protect their healty. The thermal spring which is one of the healty tourism is important to use for drinking and practice of skin of the people. This tourism is also significant some things such as transportation, accommadition places and demands of tourists. The history of the thermal springs and its using is considerably old-time. Improve of thermal springs which has used for medicinal and religion purposes since antiquity coincide with Rome period as systematic. Romans has been used to cure pains, sicks and wounds of soldiers in wars and set up its facilities. Middle ages has been not paid attention to thermal springs or spas. Renaissance period in Europe has been given a lof of importance to thermal springs, to be set up Balneotherapy sciences. In the 19th century, Europe’s great spas were destinations for the wealthy. Water treatments are still considered the heart of the thermal spring experience in Europe such as Germany (Bad-Kissngen ve Baden-baden), France (Vichy, Aixler Bains), Italy (Bataglio, Ischia), Czechoslovakia (Karisbad Marienbad) ve Austrian (Bad Ischi, Böckstein) and spas in these places use the thermal spring tourism today. Turkey has the history of the thermal springs which are a lot of thermal and mineral springs and is looking back on a still vivid tradition of spa therapy and balneotherapy, applied especially for the treatment of rheumatic diseases. Today Turkey moving into the top five together accounting for over half of the world’s geothermal energy utilization with China, Iceland, USA, Japan. Although Turkey produces increasing both its capacity and uses recently, that is not enough to improve in sustanability, so it is important correct plans on the thermal in the Turkey. Purpose Different geographical regions of the world, thermal tourism has been recognized more and more recently, and it has taken its right place among the other tourism varies. Turkey is rich in thermal springs thanks to the large active lands with volcanic and tectonic formations. Turkey hosts over 900 thermal and mineral spring waters in different locations, with varying qualities and quantities, and with temperatures between 20-102 oC. This paper aims to determine “The Spring Tourism in Turkey and Problems”. Then it tries to evaluate the statue the thermal springs, according to region in Turkey. Moreover, the reasons hindering the spring tourism from achieving the goals set are emphasised. Method In this article is a theoretical study. First, it was explained the situation of thermal springs in the world. Second, in this study have tried to determination the thermal springs of the Turkey as historically and its cited factors which provides this tourism development and submitted some suggested as related for developing thermal springs of Turkey. Conclusion Turkey is rich in thermal springs thanks to the large active lands with volcanic and tectonic formations. Turkey has many thermal springs. Springs have some physical and chemical specialities that cause to recover varies illness. Most of them have been known and used by people since the early ages, so today the springs is important for healthy tourism, but these springs are not used enough for tourism. Hence, it is possible to draw some general conclusions from this study. First, there are many thermal springs in Turkey. Turkey has to determine thermal springs policies which are established as tourism resources and preserved to them for present and future generations. Today this resources should be protected by local goverment, and civilization. It must be organized according to geography characterizes of each regions, able to enforce enhancement and sustainable development policies within its territory. Second, publishes, statistic and data are limited about thermal spring in Turkey. It shoul be set up a statistic office here that it is given tourist figures, illness figures and illness. To be systematic statistic datas, it is important for Turkey to organise plans and new arrangement related to the thermal springs, according to tourists that they are coming from different countries. Third, each of the regions in Turkey must be set up Thermal Spring Institute. Because, this is the best way to improve them. All thermal springs must be linked in a network and determined common goals. Univercities, civilization and local authorities must be improved many projects. Fourth, thermal Spring ensure sustainable socio-economic and cultural development for local people. These resources, when properly managed, can generate employment and new economic activities, especially in regions in need of new or additional sources of income, so local people need to be educated about its. Fifth, most of thermal springs in Turkey need modern buildings, hospital, doctor, goverment health official, sport facilitiese. It is important to improve of these for thermal spring tourism, especially tourists must be controlled by an expert doctor. Tourists who have hepatitis virus B and hepatitis virus C must not go into swimming pools for other tourists, because it is important healty security of tourists. Sixth, operating of thermal facilitiese control municipalities and private administration, so although thermal springs in Turkey are better than West countries, thermal facilitiese are worse than their facilities except for Yalova, Gönen, Çeşme and Balcova. It should be the privatization many of thermal facilitiese in Turkey. While thermal facilities in springs set up, it must be careful Turkish architecture style, substructure, topography and its geography. Moreover facilities must be shopping centres, walking parks, bank, post office, sport facilitiese such as volleyball, basketball, gymnastic, tennis and table tennis. It must be considered the economic situation of tourists. It must be organized tours and entertainment programmes for them. Finally, local government must advertise thermal spring in Turkey. They can use modern information technology such as internet and documentaries. Thermal springs have to play an active role in the economic development of Turkey, so it should be given important to them.
the Journal of Academic Social Sciences, 2018
Türkiye ekonomik kalkınmışlık açısından bölgesel olarak büyük farklılıklar arz etmektedir. Yoğun olarak sanayinin gelişmiş olduğu batı ve sanayileşmenin yetersiz olduğu doğu arasında kalkınmışlık açısından çarpıklık olduğu düşünülmektedir. Bir ülkenin topyekûn kalkınmasının yolu bölgeler arası sosyo-ekonomik bir entegrasyondan geçmektedir. 1930'larda ilgi çekmeye başlayan bölge kalkınmasında, özellikle II. Dünya Savaşı sonrasında kalkınma iktisadının geniş çevrelerce incelenmeye başlanmasıyla teoriler, politikalar ve modeller geliştirilmeye başlanmıştır. Bölgesel farklılıkları gidermek, bölgesel kalkınmayı hızlandırmak ve bölgesel çapta ekonomiyi canlandırmak için II. Dünya Savaşı öncesinde BKA'lar (Bölgesel Kalkınma Ajansı) geliştirilmiştir. Bu çalışmada öncelikle bölge ve bölgesel kalkınma gibi kavramlar hakkında bilgi verilmiştir. Bununla beraber Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) genel olarak incelenerek, potansiyel kaynakları ekonomik veriler yardımıyla analiz edilmiştir. Bu bağlamda GAP'ın üstünlükleri, fırsatları ve mevcut potansiyeli ele alınmıştır. Daha sonra GAP bölgesinde bulunan Adıyaman ilinin bölgesel kalkınmadaki yeri ele alınmış ve mevcut potansiyeli değerlendirilmiştir. Adıyaman'ın mevcut durumu çeşitli alanlarda çeşitli verilerle desteklenerek analiz edilmiş ve ekonomik kalkınma düzeyi hakkında saptamalarda bulunulmuştur. Akabinde GAP bölgesi ve Adıyaman ile ilgili çözüm önerileri ile çalışma sonlandırılmıştır.
2018
Türkiye'de üzerinde önemle durulan ve geliştirilmesi için çeşitli çalışmalar yapılan sağlık turizmi, zamanla turistler tarafından da oldukça ilgi gören bir turizm çeşidi olmuştur. İçinde barındırdığı özelliklerden dolayı özellikle her yaştan turistin katılabildiği termal kaplıcalar da sağlık turizmi bünyesinde son derece ilgi görmektedir. Bu noktada, turistlerin bu aktivitelere katılmada ne derece bilinçli oldukları, bu aktivitelere sağlık amacı ile katılıp katılmadıkları gibi konular araştırma problemi olarak ortaya çıkmaktadır. Buradan hareketle bu araştırmanın amacı, Muğla'nın Köyceğiz ilçesine bağlı Sultaniye Kaplıcalarına gelen turistlerin bu kaplıcalar ile ilgili farkındalıklarını araştırarak bir durum betimlemesi yapmak olarak belirlenmiştir. Çalışmanın evrenini 2018 yılı yaz sezonunda kaplıcayı ziyaret eden 118 turist oluşturmuş, veri toplama tekniği olarak anket formu kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen veriler araştırmanın amacı doğrultusunda, spss paket programı aracılığıyla frekans analizine tabi tutulmuştur. Sultaniye kaplıcaları, bölgeyi ziyaret eden katılımcıların Muğla dendiğinde akıllarına gelen beş şey arasına girmiştir. Ancak Sultaniye dendiğinde akıllarına ilk olarak çamurun gelmesi ve termalin kükürt kokusunu olumsuz olarak görmeleri bilinçli olmadıklarını göstermiştir. Oldukça önemli olumsuz görüşlerine rağmen yüksek oranda tekrar gelen ve tavsiye edecek olan ziyaretçiler, termal turizm bilincinin yerleşmediğini desteklemiş; ancak taşıma çamurun tesisi yine de ihya ettiğini göstermiştir. Anahtar Kelimeler: sağlık turizmi, Sultaniye kaplıcaları, termal turizm.
Gaziantep University Journal of Social Sciences, 2010
This paper aims to determine "The Thermal Spring Tourism in Turkey and Problems". Turkey is rich in thermal springs thanks to the large active lands with volcanic and tectonic formations. Turkey hosts over 900 thermal and mineral spring waters in different locations, with varying qualities and quantities, and with temperatures between 20-102 oC. Springs have some physical and chemical specialities that cause to recover varies illness. Most of them have been known and used by people since the early ages. Recently, thermal springs have been recognized more and more and it has taken its right place among the other tourism varies and they have turned into touristic attractions in some regions of the Turkey. Then in this study tries to evaluate the statue the thermal springs, according to region in Turkey. Moreover, the reasons hindering the spring tourism from achieving the goals set are emphasised
Dünyada ve ülkemizde turizm hareketlerine katılım giderek artmaktadır. Deniz-kum-güneşe dayanan kıyı turizmi önemini devam ettirmekle birlikte son yıllarda turistik talepte ki değişmeler dikkat çekici boyut kazanmaktadır. Tatil-turizm kavramına ilişkin çekiciliklere ya da turistik ürünlere her geçen gün yenisi eklenmekte ve uluslararası turizm pazarındaki rekabet hızlanmaktadır. Özellikle tek tip turistik ürünlerle uluslararası turizm pazarında rekabet etme modası geçmiştir. Bu nedenle egzotik, doğal ve kültürel çekiciliklere sahip mekanlar, termal merkezler, yaylalar, korunan alanlar ilgi çekerken, ekoturizm, sağlık turizmi- termal turizm, kırsal turizm türleri önem kazanmaya başlamıştır. Son yıllarda insanlar dinlenme ve tatil dönemlerinde sağlıklarını önplanda tutmaya başlamıştır. Kaplıca, ılıca, deniz ve dağ kürlerinin uygulandığı merkezlerde dinlenerek tedavi görme, sağlıklı kalma giderek yaygınlaşmaktadır. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler açısından özel bir önemi olan sağlık turizmi bir takım hastalıkların tedavi edilmesi için, içilen banyosu yapılan, çamuru sürülebilen, sıcak-soğuk madensel suları kullanılan bir turizm türü olarak tanımlanmaktadır. Sağlık turizmi içinde değerlendirilen termal turizm soğuk/sıcak mineralli suların sağlık amacıyla içme ve fiziksel tedavi amaçlı kullanım için turistlerin ulaşım, konaklama, ağırlama gereksinimlerinin karşılanmasını sağlayan turizm türüdür. Kaplıca, içme, deniz suları çamur gibi maddeleri kullanarak iklimden yararlanılarak, elektrikli veya diğer mekanik gereçlerle masaj ve beden eğitimi uygulamaları ile insan sağlığını korumak amacıyla doktor denetiminde tedavilerin yapıldığı tesisler sağlık tesisi olarak tanımlanmaktadır. Üç tarafı denizlerle çevrili ve uzun kıyı bandında farklı iklim bölgelerine sahip ülkemizin kıyı ve kültür turizmi çekicilikleri yanında termal kaynaklar bakımından büyük bir potansiyel sunduğu, hatta kaynak zenginliği bakımından dünyanın ilk on ülkesi içinde yer aldığı bilinmektedir. Özellikle termal sularımızın, debi ve sıcaklıkları, fiziksel-kimyasal özellikleri diğer bir deyişle nitelikleri bakımından Avrupa’daki kaynaklardan üstün özelliklere sahip olduğu ileri sürülmektedir. Doğal zenginliklerden tedavi edici özelliği olan termal ve içme suları bir çok Avrupa ülkesinin iç ve dış turizminde önemli yer tutmaktadır. Çünkü değişen tüketici kalıpları, yaşlanan Avrupa nüfusu, kıyı turizminin mevsimlik olma özelliğine karşın termal turizmin yılın tüm aylarında uygulanabilir olması, konaklama ya da tedavi-kür süresinin (21 gün) uzun olması, kimyasal ve yapay ilaçlardan kaçış olarak alternatif tedavi yöntemlerinden biri olan termal sulara ilginin giderek artması bu turizm türünün ayrıcalıklarını oluşturmakta ve geliştirilmesi için temel dayanakları oluşturmaktadır. İçinde yaşadığımız Ege Bölgesi ve İzmir ise ülkemizin antik dönemden buyana varlığı bilinen en zengin termal kaynaklarına sahiptir. İzmir kıyı özellikleri, yılın bütün aylarında turizme olanak sağlayan iklimi ve tarihi-kültürel zenginliklerinin yanısıra termal kaynakları ile önemli bir potansiyele sahiptir. İzmir’in termal kaynakları kent merkezinde Balçova, güneyde Seferihisar, batıda Çeşme, Urla, kuzeyde Dikili, Bergama ilçelerinde yoğunlaşmaktadır. Özellikle Çeşme termal bölgesi, coğrafi konumu, ulaşım olanakları, kıyı-plaj özellikleri, iklimi ile İzmir’de ve Türkiye’de sağlık turizminde söz sahibi olabilecek güçlü bir potansiyele sahiptir. Dünyada ve ülkemizde turizm hareketlerine katılım giderek artmaktadır. Deniz-kum-güneşe dayanan kıyı turizmi önemini devam ettirmekle birlikte son yıllarda turistik talepte ki değişmeler dikkat çekici boyut kazanmaktadır. Tatil-turizm kavramına ilişkin çekiciliklere ya da turistik ürünlere her geçen gün yenisi eklenmekte ve uluslararası turizm pazarındaki rekabet hızlanmaktadır. Özellikle tek tip turistik ürünlerle uluslararası turizm pazarında rekabet etme modası geçmiştir. Bu nedenle egzotik, doğal ve kültürel çekiciliklere sahip mekanlar, termal merkezler, yaylalar, korunan alanlar ilgi çekerken, ekoturizm, sağlık turizmi- termal turizm, kırsal turizm türleri önem kazanmaya başlamıştır. Son yıllarda insanlar dinlenme ve tatil dönemlerinde sağlıklarını önplanda tutmaya başlamıştır. Kaplıca, ılıca, deniz ve dağ kürlerinin uygulandığı merkezlerde dinlenerek tedavi görme, sağlıklı kalma giderek yaygınlaşmaktadır. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler açısından özel bir önemi olan sağlık turizmi bir takım hastalıkların tedavi edilmesi için, içilen banyosu yapılan, çamuru sürülebilen, sıcak-soğuk madensel suları kullanılan bir turizm türü olarak tanımlanmaktadır. Sağlık turizmi içinde değerlendirilen termal turizm soğuk/sıcak mineralli suların sağlık amacıyla içme ve fiziksel tedavi amaçlı kullanım için turistlerin ulaşım, konaklama, ağırlama gereksinimlerinin karşılanmasını sağlayan turizm türüdür. Kaplıca, içme, deniz suları çamur gibi maddeleri kullanarak iklimden yararlanılarak, elektrikli veya diğer mekanik gereçlerle masaj ve beden eğitimi uygulamaları ile insan sağlığını korumak amacıyla doktor denetiminde tedavilerin yapıldığı tesisler sağlık tesisi olarak tanımlanmaktadır. Üç tarafı denizlerle çevrili ve uzun kıyı bandında farklı iklim bölgelerine sahip ülkemizin kıyı ve kültür turizmi çekicilikleri yanında termal kaynaklar bakımından büyük bir potansiyel sunduğu, hatta kaynak zenginliği bakımından dünyanın ilk on ülkesi içinde yer aldığı bilinmektedir. Özellikle termal sularımızın, debi ve sıcaklıkları, fiziksel-kimyasal özellikleri diğer bir deyişle nitelikleri bakımından Avrupa’daki kaynaklardan üstün özelliklere sahip olduğu ileri sürülmektedir. Doğal zenginliklerden tedavi edici özelliği olan termal ve içme suları bir çok Avrupa ülkesinin iç ve dış turizminde önemli yer tutmaktadır. Çünkü değişen tüketici kalıpları, yaşlanan Avrupa nüfusu, kıyı turizminin mevsimlik olma özelliğine karşın termal turizmin yılın tüm aylarında uygulanabilir olması, konaklama ya da tedavi-kür süresinin (21 gün) uzun olması, kimyasal ve yapay ilaçlardan kaçış olarak alternatif tedavi yöntemlerinden biri olan termal sulara ilginin giderek artması bu turizm türünün ayrıcalıklarını oluşturmakta ve geliştirilmesi için temel dayanakları oluşturmaktadır. İçinde yaşadığımız Ege Bölgesi ve İzmir ise ülkemizin antik dönemden buyana varlığı bilinen en zengin termal kaynaklarına sahiptir. İzmir kıyı özellikleri, yılın bütün aylarında turizme olanak sağlayan iklimi ve tarihi-kültürel zenginliklerinin yanısıra termal kaynakları ile önemli bir potansiyele sahiptir. İzmir’in termal kaynakları kent merkezinde Balçova, güneyde Seferihisar, batıda Çeşme, Urla, kuzeyde Dikili, Bergama ilçelerinde yoğunlaşmaktadır. Özellikle Çeşme termal bölgesi, coğrafi konumu, ulaşım olanakları, kıyı-plaj özellikleri, iklimi ile İzmir’de ve Türkiye’de sağlık turizminde söz sahibi olabilecek güçlü bir potansiyele sahiptir.
Abstract: Thermal tourism is an important alternative for tourism spread with in the context of time and place. With this research it is aimed to evaluate the thermal tourism potential of Sakarya that has been waiting for handling in the meaning for domestic and international tourism for a long time. In accordance with this purpose face to face interviews were conducted with local government and business in Kuzuluk and Taraklı destinations in Sakarya. The evaluation of the data obtained in talks is subjected to descriptive analysis and is tried to explain in the part of " findings ". As a result of the research it can be said that, Sakarya has come a long way in thermal tourism especially in domestic tourism but it is not yet at the desired level, especially in terms of foreign tourism. Based on interviews on the subject, some suggestions are recommended in the part of "conclusions and recommendations". Özet: Termal turizm, turizmin mekân ve zaman bağlamında yayılmasını sağlamak adına önemli bir alternatiftir. Bu çalışma ile uzun suredir iç ve dış turizm açısından ele alınmayı bekleyen Sakarya ilinin termal turizm potansiyelinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda Sakarya iline bağlı Akyazı ve Taraklı destinasyonlarında yerel yönetimlerle ve işletmelerle yüz yüze görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Görüşmelerle elde edilen verilerin değerlendirmeleri, betimsel analizine tabi tutularak araştırmanın " bulgular " kısmında aktarılmaya çalışılmıştır. Araştırma sonucunda Kuzuluk ve çevresi başta olmak üzere Sakarya ilinin termal turizm konusunda iç turizm aşısından bir hayli yol kat etmiş olduğu, ancak özellikle dış turizm açısından henüz istenen düzeyde olamadığı sonucuna varılmıştır. Konuyla ilgili yapılan görüşmelere istinaden bazı öneriler getirilmiş olup, bunlara çalışmanın " sonuç ve öneriler " kısmında yer verilmiştir.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.